• BIST 9549.89
  • Altın 3005.985
  • Dolar 34.5383
  • Euro 35.9979
  • Lefkoşa 14 °C
  • Mağusa 11 °C
  • Girne 17 °C
  • Güzelyurt 13 °C
  • İskele 11 °C
  • İstanbul 5 °C
  • Ankara 3 °C

TDP’de yeni bir süreç başlar mı?

Derviş DOĞAN

Malumunuz olduğu üzere geride bıraktığımız Pazar günü Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) 5. Olağan Kurultayını gerçekleştirdi. Kurultayda toplam 762 üyenin oy kullandığı duyuruldu. Buna göre oyların 487’sini Cemal Özyiğit’in aldığı, Mustafa Emiroğluları’nın ise 272 oy da kaldığı bildirildi. Sonuç olarak bu seçimin galibi Cemal Özyiğit oldu. Ve bir kez daha TDP’nin genel başkanlığını üstlendi. Öncelikle Sayın Cemal Özyiğit’i kutluyorum. Ve tabi ki bu yarışa demokrasi zenginliği katan Sayın Mustafa Emiroğluları’nı da kutluyorum. Belki sizlerin de dikkatlerinden kaçmamıştır, TDP’nin kurultayında üyeler oy kullandı. Yani delege sistemi diye birşey yok. TDP bunu yıllar önce düşünmüş ve uygulamaya koymuş. Bu TDP açısından son derece olumlu tabi. Ve dönelim kabuğundan bir türlü çıkmayı başaramamış TDP’ye. TDP neden böyle? Neden siyaset sahnesini hep kendi içine dönük kurup kendi kendine oynuyor? Ve neden kimselerin bundan haberi olmuyor? Bana göre Sayın Cemal Özyiğit ve ekibinin bundan sonra sorgulaması gereken nokta burasıdır. Hatta strateji belirlemesi elzem olan nokta da burasıdır. Öyle görünüyor ki, TDP’nin siyaset yaptığı kulvarda yaşadığı en büyük sıkıntıların başında kamuoyuna siyasetini gerektiği gibi anlatamaması gelir. Bunun sebebi de bir türlü oluşturamadığı kadroları ve kurumsal çatısının yetersizliğidir. İşte bu unsurlar halk nezdinde TDP’ye dair fikirlerin oluşmasına engeldir. İnsanlar TDP’ye baktıkları zaman orada güven duyabilecekleri nitelikli kadroları görmek istiyorlar. Bu kadroların ürettikleri politikaları görmek istiyorlar. Somut göstergeler arıyorlar. Dolayısıyla TDP’nin kurumsal yapısı altında üreten siyasete katkı koyan çalışma gruplarının görünür kılınması çok önemlidir. Peki TDP böyle bir potansiyele sahip midir? Bence sahiptir. Lakin sadece sahip olmak yetmiyor. Bu potansiyelin görünür kılınması ve kullanılabilmesi önemlidir. Bunun için de TDP’yi yönetenlerin bir karar vermesi gerekir. Nedir o karar? TDP’nin kadrolarını yaptıkları işlerle görünür kılmak siyasetlerinin bir parçası mıdır? Değil midir? Eğer öyleyse bunun gereğini yapacaklar. İnsanlara kimlerle çalıştıklarını anlatacaklar. Yaptıkları işleri gösterecekler. Projelerini ortaya koyacaklar. Vizyonlarını belirleyecekler. TDP’nin bu noktada bireysel becerilerden alacağı referanslar da elbette önemlidir. Mesela bir Mehmet Harmancı’nın Lefkoşa’da seçim kazanması. TDP kökenli bir Mustafa Akıncı’nın ülkede seçim kanıp cumhurbaşkanı olması bu bağlamda TDP adına ortaya çıkan bir fırsattır. Nihayetinde bu isimler TDP ile anılan bu ideolojinin zemininde siyaset yapan insanlardır. Dolayısı ile TDP bu süreci olabildiğince verimli kullanmalıdır. Velhasıl Sayın Cemal Özyiğit’i ve ekibini çok meşagatli bir süreç beklemektedir. Öyle zannediyorum ki Cemal Bey ve ekip arkadaşları da bunun idraki içerisindedirler. Nitekim Sayın Özyiğit’in genel başkan seçilmesi ile birlikte yaptığı bir açıklamada girilmedik ev basılmadık mahalle bırakmayacağız, ev ev gezip politikalarımızı anlatacağız gibi bir ifade kullanması da bunu gösteriyor. Bakalım göreceğiz..

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları