Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Platformu, hükümete, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi’nin hayata geçirilmesi, sığınma evinin oluşturulması ve adli yarım için somut adım atılması çağrısında bulundu.
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Platformu, Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü etkinliğini duyurmak ve Platform ilkelerini açıklamak için Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası’nda basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısına Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Doğuş Derya da katıldı.
Platform adına Platform’un ilkelerini açıklayan Aslı Murat, 2011 yılında yapılan bir araştırmada ülkede her üç kadından birinin psikolojik, cinsel, ekonomik şiddete maaruz kaldığının, bunun yüzde 70-80’inin psikolojik şiddet olduğunun ortaya çıktığını belirtti.
Kuruluşu için yasal düzenlemesi hazır olan Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesinin artık faaliyete geçirilmesi gerektiğini ifade eden Murat, Daire’nin, eşitlik alanında mücadele, kadına yönelik şiddete yönelik bilgi toplama ve mekanizmaların hayata geçirilmesi açısından önemli olduğunu söyledi.
Bir sığınma evi kurulması ve adli yardım uygulamasının da hayata geçirilmesi gerektiğini kaydeden Murat, Aile Yasası altında öngörülen adli yardımın da yapılabilmesi için bütçe ayrılması gerektiğini, bütçe ayrılmayarak, geliri düşük olan bir kesimin koruma emri için adalete erişiminin engellendiğini savundu. Murat, “Ülkemizde belli bir kesimi yok sayıyorsunuz. Adalete erişimine imkan tanımıyorsunuz. Koruma talep edemiyor, çünkü çok yüksek miktarlarda ücret ve masraflar var” dedi.
Sığınma evleri ile ilgili olarak ise Murat, ülkede sadece bir sivil toplum örgütü tarafından yürütülen tek bir sığınma evi bulunduğunu, bunun ihtiyaçlara cevap vermediğini, devletin sığınma evi için somut adım atması gerektiğini söyledi. Murat, “En önemli eksikliklerimizden biri de sığınma evi... Sadece lafta değil pratikte de kadına yönelik şiddet alanında adım atılması gerekir” dedi.
PLATFORM İLKELERİ
Basın toplantısında açıklanan 12 maddelik ilkeler arasında, cinsiyeti, cinsel yönelimi, cinsiyet kimliği, yaşı, fiziksel durumu, sınıfı, dolayısı ile bir kişiye, yada gruba karşı yapılan her türlü ayrımcılığa karşı mücadele edileceği belirtiliyor.
Siyasi örgütlerde, sendikalarda ve diğer karma örgütlerde siyasi eşitliği sağlama, cinsel şiddet vakalarında aksi ispatlanıncaya kadar kadının beyanının esas alınması, gece kulüplerinde insan haklarının ihlalleri ile seks köleliğine; homofobi, transfobi ve ırkçılık başta olmak üzere her tür nefret suçu ve söylemine karşı mücadele verileceği kaydediliyor.
Platformun ekolojik dengeyi bozan faaliyetler, militarizm ve vicdani reddin bir insan hakkı olarak görülmesi için de mücadelesini sürdüreceği belirtildi.
“MEVCUT ATAERKİL SİSTEME KARŞI DURMADIKÇA YAPILAMAZ”
Platform adına Mine Balman tarafından okunan basın bildirisinde de, kadına yönelik şiddete karşı mücadelenin “mevcut ataerkil sisteme karşı durmadıkça yapılamayacağı” kaydedildi.
Suriye’de IŞİD tarafından işgal edilen topraklarda kadınların “savaş ganimeti” olarak kullanıldı ifade edilen açıklamada, “Kadın bedenini topyekûn bir erkek egemen savaş ve mülkiyet alanı olarak kodlayan anlayışı kınıyoruz” denildi.
ÇARŞAMBA YÜRÜYÜŞ, PERŞEMBE PANEL…
Platform, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla 25 Kasım’da, Lefkoşa Türk Belediyesi’nin katkılarıyla Dereboyu’nda yürüyüş yapacak. Yürüyüş saat 18:30’da Pronto Çemberi’nde başlayacak.
Platform, 26 Kasım Perşembe günü, saat 19:00’da KTÖS’de “Zorla Alıkonulan Kadınlar için Mücadele Platformu”ndan kadınların da katılımıyla “Savaş ve Çatışma Bağlamında Kadına Yönelik Şiddet” konulu panel düzenleyecek.
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Platformu’nda;
KTÖS, Feminist Atölye, Feminist Öğretmen İnsiyatifi, Kıbrıs Dem Genç Kadın, Kuir Kıbrıs, Envision Diversity, YKP Fem, CTP KadınÖrgütü, TDP Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu, MHD, Kıbrıs Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, BKP Kadın Meclisi, DAÜ-Sen, DAÜ-Bir-Sen, Tabipler Odası, MAGEM, MAKAMER, Mesarya Kadın İnsiyatifi bulunuyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.