Türkiye'nin çıkarları söz konusuysa dünyayı ayağa kaldırırız

ANKARA Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, sınır ihlali yapan Suriye helikopterinin düşürülmesine ilişkin olarak, Türkiye'nin, güvenliğini ve ulusal çıkarlarını korumak açısından her türlü gelişmeye karşı hazırlıklı olduğunu ancak Suriye'den bir misilleme beklenmediğini söyledi. Davutoğlu, A Haber’in yayınına katılarak gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Sınır ihlali yapan Suriye helikopterinin düşürülmesinin ardından Suriye'den bir misilleme beklenip beklenmediğinin sorulması üzerine Davutoğlu, Türkiye'nin her ihtimale hazır olduğunu ifade etti. Bakan Davutoğlu, "Türkiye ve Türk Silahlı Kuvvetleri herhangi bir şekilde ülkemizin ve sınırlarımızın güvenliğine dönük her türlü ihlale anında cevap verilebilecek şekilde hem talimatlandırılmış hem de hazırlıklı hale getirilmiştir. O bakımdan, bundan sonra olabilecek her türlü gelişmeye de bütün senaryolar itibariyle güvenliğimizi ve ulusal çıkarlarımızı korumak açısından hazırlıklıyız ancak herhangi bir misilleme beklemiyoruz" diye konuştu. Devlet ciddiyeti ve ulusal güvenlik söz konusu olduğunda her türlü ihtimalin göz önüne alındığının altını çizen Davutoğlu, "Türkiye'nin ve TSK'nın bu konudaki kapasitesinden kimsenin şüphesi olmamalıdır" dedi. -"Suriye hükümeti de biliyordu"- Suriye Genelkurmayı'ndan Türk uçaklarının aceleci davrandığı yönünde eleştiriler geldiğinin hatırlatılması üzerine Davutoğlu, "Acelecilik tarzında bir yorum aslında suçu ikrardır. Suriye'nin dünkü açıklaması sınır ihlali suçu işlediklerini ortaya koyan, kabul ettiklerini gösteren bir açıklama" ifadesini kullandı. Olayda bilinçli bir ihlal söz konusu olduğunu vurgulayan Davutoğlu, Türk uçağının Suriye tarafından düşürülmesi olayının ardından angajman kurallarının değiştirildiğini anımsatarak, "Sadece ihlal değil, Türkiye'ye dönük bir tehdit şeklinde sınırımıza yaklaşanlara karşı dahi her türlü tedbiri alacağımızı, hiçbir tereddüt göstermeyeceğimizi bütün dünyaya ilan ettik. Suriye hükümeti de bunu biliyordu. Bizi suçlayacaklarına, bunu bilmelerine rağmen Türkiye'yi sınamaya kalkmaları dolayısıyla kendi haddini bilmezliklerini suçlamaları lazım" dedi. Angajman kurallarının yakından takip edildiğini kaydeden Davutoğlu, Türk Hava Kuvvetleri'nin sınırlara yaklaşan ve tehdit teşkil eden her hava unsuruna karşı müteyakkız şekilde görev yürüttüğünü ve harekete geçtiğini ifade etti. Dışişleri Bakanı Davutoğlu, "Bütün bunları bilmelerine rağmen 2 km derinliğine ihlal yaptığınızda, bunun bize dönük bir mesaj niteliği taşıdığını biz anlarız. Yani 'ben gelir bu ülkede bu sınırı ihlal ederim', ya bu sınamadır, Türkiye'nin ne şekilde cevap vereceğine dair, böyle bir cüret göstermişlerse cevaplarını almışlardır. Bilinçsiz bir şey ise girmeden uyarılıyor"  dedi. Loğoğlu'na Suriye helikopterini savunmak düşmez Muhalefetin eleştirilerini de değerlendiren Davutoğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu'nun konuya ilişkin açıklamalarına işaret ederek,  Loğoğlu ile Suriye'nin açıklamalarının birbirine paralel olmasını dikkat çekici bulduğunu söyledi. Davutoğlu, "Sayın Loğoğlu'na, sınır ihlali yapan Suriye helikopterini savunmak düşmez. 'Dünyayı ayağa kaldırıyor' dediği, evet kaldırırız, biz eğer Türkiye'nin çıkarı söz konusuysa dünyayı da evreni de ayağa kaldırırız" ifadesini kullandı. Dışişleri Bakanı, CHP yönetiminin son 2,5 yıl içinde her krizde Suriye tarafını savunduğunu ve onu aklayacak açıklamalar yaptığını ancak günün milli birlik ve beraberlik günü olduğunu kaydetti. Suriye helikopterinin düşürülmesine ilişkin detaylı bilgi de veren Davutoğlu, helikopterin yolcu helikopteri olmadığını, "sivil halkın üzerine varil bombası atan bir helikopter" olduğunu vurguladı. Helikopterin sınıra yaklaşması üzerine 5 mil kala kendisine TSK tarafından uyarıda bulunulduğunu, Suriye tarafının kendi aralarındaki istihbarat ve iletişiminden de durumun anlaşıldığını aktaran Davutoğlu, "Bütün bunların üzerine eğer bir helikopter bizim sınırımızı 2 km derinliğinde ihlal etmişse bunun karşılığı bellidir, acelecilik falan değil.  Bunun karşılığı, derhal cevabının verilmesidir" dedi.