“30 Ağustos Zafer Bayramı, Türk tarihinin en önemli, en yaşamsal askeri başarısının simgesidir. Bundan 98 yıl önce, 30 Ağustos 1922’de Atatürk, silah arkadaşları ve Mehmetçik’in kazandığı Başkomutanlık Meydan Muharebesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ilanını sağlayan temel dinamiklerden biridir. Türk Kurtuluş Savaşı’nın kazanılarak egemen, özgür Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurulması mazlum milletler ve dünya tarihi açısından bir dönüm
noktasıdır. “Ben büyük ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkıyla dolu bir adamım. Yaşayabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Hürriyet ve istiklal benim karakterimdir” diyen büyük asker ve devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk’ün bu veciz sözleri, her zaman vurguladığım üzere Kıbrıs Türk Halkı için temel felsefe ve yol haritasıdır. Kıbrıs Türk Halkı barışçı anlayışından, kendi yolundan ayrılmadan egemen eşitliğini, özgürlüğünü sonsuza dek koruyacak, Anavatan Türkiye’yle iki devlet
esasına dayalı, kardeşçe ilişkilerini sürdürecek ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin güvencesinden kesinlikle vazgeçmeyecektir.
Bu muzaffer ordu kan dökmek için değil, vatanının ve milletinin bağımsızlığı için kanının son damlasına kadar savaşmayı ve şehit olmayı şeref bilmiş şanlı bir ordudur.
Rum tarafı yaşayabilir bir anlaşmayla Kıbrıs’ta iki halkın refah ve güvenliğinin daim olmasını istiyorsa, gerçekçi olmalı ve hayal peşinde koşmaktan, umdukları tavizlerin bir gün kendilerine verileceğini beklemekten vazgeçmelidir.
Bu duygu ve düşüncelerle, tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diler, Kurtuluş Savaşı’nın başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, Mehmetçik’i minnet, şükran ve saygıyla anar, halkımızın, yüce ulusumuzun,
kahraman ordumuzun, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güvenlik Kuvvetleri mensuplarımızın ve tüm gazilerimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı yürekten kutlarım.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.