Vücuda giren yemek, ilaç veya toksinlerin karaciğer tarafından metabolize edildiğini söyleyen Prof. Dr. Onur Yaprak, karaciğer hastalıklarına karşı uyarılarda bulundu.
Karaciğerin görevleri hakkında konuşan Prof. Dr. Yaprak, bunları şu şekilde sıraladı:
- Kan şekeri seviyesinin dengelenmesinde önemli bir role sahiptir. Fazla şekeri depolar ve gereğinde kullanıma sunar.
- Proteinler karaciğerde üretilir.
- Salgıladığı safra ile hem yağların parçalanması ve emilmesine katkı sağlar hem de toksin gibi atıkları vücuttan uzaklaştırır.
- Demir ve bazı vitaminler gerektiğinde kullanılmak üzere karaciğerde depolanır.
Karaciğerin sertleşmesi, büzülüp küçülmesi, şeklinin bozulması ve içinde yumrular oluşmasına siroz denildiğini ifade eden Prof. Dr. Yaprak, "Karaciğer birdenbire siroz olmaz, sağlıklı karaciğerin siroza dönmesi için yıllar gereklidir." dedi.
BELİRTİLERE DİKKAT EDİN
Karaciğerde siroz olmadan önceki aşamalarda yağlanma veya iltihap ile sertleşme geliştiğini söyleyen Prof. Dr. Yaprak, en yaygın tetikleyici faktörler arasında hepatit B ve C gibi viral hepatitler, alkol tüketimi, sağlıksız beslenme, çocukluk çağının bazı genetik geçişli ve metabolik hastalıkları, otoimmun karaciğer hastalıkları ve safra kanallarını etkileyen bazı durumlar olduğunu belirtti.
Karaciğer hastalıklarının erken evrede belirgin bir belirti vermediğini ancak siroz geliştiğinde şikayetlerin oluştuğunu vurgulayan Prof. Dr. Yaprak, en yaygın 10 belirtiyi şu şekilde sıraladı:
- Kaşıntı,
- Gözlerin ve cildin sararması ile idrarın koyulaşmasına neden olan sarılık,
- Ayak ve bacaklarda ödem ve karında sıvı toplanması,
- Karın cildinde toplardamar varisleri,
- Kanlı kusma,
- Avuç içlerinde kızarıklık,
- Kadınlarda adet düzensizlikleri,
- Kanamaya eğilim ve sık burun ve diş eti kanaması,
- Ciltte kolay morarma ve küçük kanamaları durdurmada zorluk
- Unutkanlık, hafıza kaybı, kafa karışıklığı ve uyuşukluk.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.