UBP Girne Milletvekili ve Genel Başkan Adayı Ünal Üstel TV2020’de Alihan Pehlivan’ın sunduğu programa konuk oldu.
Üstel, özel jet krizi olayının üzerine yıkılmak suretiyle kurultayda genel başkanlık yarışında avantaj sağlamak isteyenlerin olduğunu söyledi.
Genel Başkanlık yarışında kendisini rakip gören bazı kişiler tarafından ‘özel jet’ konusuyla ekarte edilmeye çalışıldığını dile getiren Üstel, “Partimde beni rakip göre arkadaşlar bana sahip çıkmadı. "Bana halk sahip çıktı” ifadelerini kullandı.
2013 yılında UBP’nin tek başına iktidar olduğu dönemde, Hasan Taçoy’un CTP ile birlikte güvensizlik önergesine imza attığını anımsatan Üstel, İrsen Küçük-Ahmet Kaşif kurultayını İrsen Küçük’ün kazanmasının ardından bazı kişilerin UBP’den ayrılma girişimi gerçekleştirdiğini hatırlatarak, dönemin genel başkanı İrsen Küçük’e muhtıra verildiğini vurguladı.
İrsen Küçük’ün karşı tarafla görüşmesi için kendisini temsilci olarak seçtiğini anlatan Üstel, “Küçük’ün talimatıyla görüşmeyi ben gerçekleştirdim. Televizyonlara çıkıp, ‘İrsen Küçük bir genel sekreterlik dahi vermedi’ diyorlar. Bunu söyleyen kişi benim yüzüme söylesin. O kişinin kim olduğunu kamuoyu bilir” diyerek Hasan Taçoy’u işaret etti.
İrsen Küçük’ün bir genel sekreterlik, iki bakanlık verdiğini ve teklifi karşı tarafa götürdüğünü anlatan Üstel, “Yanımda o zamanın genel sekreteri Fuat Namsoy vardı. Teklifi kabul etmediler” dedi. Teklifin kabul edilmemesinin ardından bakanlık sayısını 3’e çıkarıp tekrar teklif sunduklarını söyleyen Üstel, “İlgili arkadaş, teklifin ertesi günü CTP ile birlikte güvensizlik önergesi verdi ve UBP’yi iktidardan düşürdü” diye konuştu.
“3 bakanlığı dahi kabul ettiremedik, muhalefetle birleşti” diyen Üstel, bugüne kadar suskun kalmasının sebebini UBP’li bir büyüğünün ricası olduğunu söyledi. “Rahmetli İrsen Küçük de konuşmadı. Onunla birlikte bu konu gitti” diyen Üstel, “Ben konuşmadım diye televizyonlara çıkıp ‘bir genel sekreterlik dahi layık görmediler, o yüzden partiden ayrıldık’ demeyeceksiniz” ifadelerini kullandı.
Sürecin ardından geçici hükümet kurulduğunu ve o geçici hükümetten sonra UBP’nin dışarıda kaldığını bildiren Üstel, “Ardından erken seçime gittik ve 14 milletvekiliyle döndük” diye konuştu. Akabindeki 6 hükümetin ömürlerinin kısa sürdüğünü ifade eden Üstel, şunları söyledi:
“Bu yüzden istikrar sağlanamadı. Uzun vadeli olmadığı için hiçbir proje yerine gelmedi. 2016’lara geldiğimizde Hüseyin Özgürgün hükümeti kurdu. O süre içinde bir çok proje hayata geçirilmeye başladı. Bunun akabinde 2018’de UBP bazı muhalefet partilerin hodri meydan çekmesiyle seçime gitti ve 21 milletvekili çıkardı.
Yeni hükümet kurma çalışmaları yaparken bazı kahramanlık edasıyla meclise giren arkadaşlarımız ‘Ben UBP ile kahve içmem’ dedi. Gelin görün ki istikrarlı hükümet kurulması için koalisyon çalışmaları yapıldı. İstikrarlı hükümetin kurulması neticesinde cumhurbaşkanlığı makamı UBP’ye geçti. 2015’de cumhurbaşkanlığı makamını malum kurultay nedeniyle kaybettik.”
Şimdi sıra UBP genel başkanını seçmeye geldiğini dile getiren Üstel, Türkiye ile yapılacak iş birlikleriyle ülkenin önünü açacaklarını vurguladı. Üstel, UBP Genel Başkanlığı’na seçilirse, partiyi tek başına iktidara taşıyacağını, bu konuda iddialı olduğunu belirtti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.