Biyologlar Derneği'nın açıklaması şu şekilde;
Mersinlik'in ilk bölgesinde başlayan ve 5 gün yüreklerimizi sızlatan yangın geride kaldı ama başka gerçeklerle de başbaşayız...
YANAN ALANA BİR YIL GİRİLMEMELİ
ÖNCELİK KÜLLİYE Mİ? Ülkemizde yangın felaketlerinin ardından yetkililer gerek acil durum eylem planı, gerekse de yangın helikopteri konusunda açıklamalarda bulunsa da orman yangınlarına yönelik atılması gereken adımlar ne yazık ki ciddiye alınmıyor. Konuyla ilgili gazetemize konuşan Biyologlar Derneği eski başkanı Hasan Sarpten, "Özellikle üzerinden zaman geçtikten sonra verilen sözler ve yaşanan acı tecrübeler ne yazık ki unutuluyor.Yaşananlardan hiçbir ders çıkarmadan, orman dairesinin ne personel ne de ekipman yapısını güçlendirerek, dahası tek bir yangın helikopterine bile bir türlü sahip olunmazken onlarca yangın helikopteri alınacak bir kaynakla külliye yapılmasına öncelik verilmesi ise kabul edilemezdir"dedi.
HESAP VERMELİ,İSTİFA ETMELİLER...
Sarpten ayrıca, "Mayıs 2020 Tepebaşı – Kalkanlı yangını Ekim 2021 Aleykayası bölgesi yangını ve Mayıs 2022 Geçitköy yangını bizlere hiçbir şey öğretmemiş olduğunu anlıyoruz. Kalkanlı Tepebaşı yangını, Geçitköy Kormacit yangını, Yeşilirmak yangını ve son Mersinlik Kantara yangının hepsinde aynı bakan, müsteşar ve daire müdürü ormanları koruyamadı. Peki ama nereye kadar? Son bir ağaç kül olana kadar bu insanlar koltukta oturmaya devam mı edecek? Dört günde söndürulemeyen ve ancak yağmurla sona eren bu felaketin tek sorumlusu rüzgar mıdır? Yaşananlardan ders çıkarıldığını söyleyebilmek için ilk iş olarak yangını çıkaranlar kadar yayılmasında ihmali bulunan yöneticiler de hesap vermeli ve derhal istifa etmelidir. Yetkililerin ormanları korumaya yönelik adımlar atmaması ise ormanlık alanların yok olmasını ve ülkenin 100 yıl geriye gitmesini 1995 yangınında yok olan alanların halen tam olarak ormana dönüşmediği de düşünüldüğünde yeniden fidan dikimi çalışmaları da özenle yürütülmelidir. Her şeyden önce son Kalkanlı yangınında olduğu gibi iş araçlarının mevcut alanı dümdüz ettiği ve resmen odun sektörüne hizmet eder bir şekilde alelacele göstermelik fidan dikimi çalışmaları son derece yanlıştır. Yanan alana en az 1 yıl hiç girilmemeli ve orman ekosistemin kendini yenilemesine doğal yoldan imkan verilmeli, fidan dikimi ara dikimler şeklinde südürülmeli ve alana iş makineleri sokularak daha fazla zarar verilmesine yol açılmamalı"ifadelerini de kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.