Yeni bir oluşum mu? (2)

İç hesaplaşmalarını çözmek için Talat’ın geri dönmesi başarısız bir proje idi. Sebebi ise birçok kişinin dillendirdiği meseleye partide Bıyıklılar ve bıyıksızlar kavgası olarak teşhis konmasıydı.
Halbuki gerçek sebep Hükümet edildiği dönemlerde partinin KÖGEF kanadının görevlerde öncülük alması hatta asimile ettikleri DGD geleneğinden gelenleri ve partinin kazanılmış ancak KÖGEF geleneğinden gelen gençlerin dışlanması. Arkadan gelen gençlerin KÖGEF geleneğinden gelenlerin çocukları ise partide daha aktif görevler almasıdır. İşte bu nedenle Talat operasyonu başarılı olamadı. KÖGEF kadrosundan gelenler ile diğerleri arasında gerek siyasi gerek ekonomik görüşler arasında ciddi bir farkın oluşmasını Talat bıyıklılar ve diğerleri olarak olarak yorumladığı için başarılı olamadı.
Fakat bu kadar yanlışın arasında bir noktada Tufan Erhürman’ın direnci ve sebatı nedeniyle ciddi bir şans yakalamıştır.
Tufan Erhürman milletvekili seçildiği tarihlerde önceden dersini çalışmış en öndeki vekil olmuştur.Partisinin iktidar olması ile birlikte çok değerli yasa tasarıları hazırlayıp meclise sunmuştur.Hazırladığı en önemli yasa ‘’İyi idare yasası’’dır.Ancak sonrasında seçim öncesi hazırladığını bildiğim ‘’Anayasa değişiklikleri’’paket olarak gündeme gelmiş ancak can alıcı maddelerin metinden çıkarılması ile kuşa dönen bir paketi savunma noktasında kalması,Yasalaşan İyi idare yasasının uygulama bulmaması kanaatimce Tufan hoca’yı pasifize etmiş ve kendine bir düşünme zamanı sağlamıştır.
Bir karar vermesi gerekirdi ya politikayı bırakıp Üniversiteye dönecekti ya da Çıktığı bu siyasi yolda en üste çıkmak için parti içinde çalışmalar yapacaktı. En önemli avantajı hangi kesimden olursa olsun parti içinde herkes Tufan hocanın yanında olmuştur. İşte bu kararla Parti genel sekreteri olarak kendisine siyasi bir yol çizmiştir.
Sonuçta Talat artık başkan adayı olmayacağını açıklamış,Tufan hoca da Başkan adayı olmaya karar vermiştir.
Yaptığı açıklamada şunları söylemektedir.:
CTP, sol değerler ışığında yenilenerek ve yeniden, ekonomik, sosyal ve kültürel sebeplerle dezavantajlı duruma düşürülen emekçilerle, üretenlerle, çalışanlarla, açık ve gizli işsizlerle, doğum yeri, etnik kökeni, dini veya mezhepsel inancı, cinsiyeti, cinsel yönelimi, cinsiyet kimliği ve benzeri özellikleri dolayısıyla ayrımcılığa uğrayanlarla dayanışma ve işbirliği içerisine girecek, yalnızca Meclis’te değil her yerde ve yaşamın her anında, daha demokratik, daha eşitlikçi, daha özgürlükçü, daha barışçı ve kaynakların adil paylaşıldığı ve bölüşüldüğü bir düzen için mücadelesini yükseltecektir.

Yaptığı açılaması ve hedefleri için kendisine su mesajımı yolladım.
Sevgili dostum Almış olduğun karara saygı duyuyorum. Kesinlikle bu göreve layık olan birisisin. Tahminimce politikaya devam mı tamam mı sorusunun cevabını ölçüp biçip bu kararını verdin ve yeni bir parti yaratmak için yola çıkıyorsun. Yaptığın açıklamada '' hedefim, donanımlı, dinamik ve deneyimli kadrolarımızın, katılımcı bir anlayışla, iş birliği ve dayanışma içerisinde, halkımızın ve ülkemizin gereksinim duyduğu adil, eşitlikçi, özgürlükçü ve barışçı politikaları üreteceği ve hayata geçireceği bir yapıyı tüm CTP’lilerle ve halkımızın en geniş kesimleriyle birlikte oluşturmaktır. ''prensiplerine harfiyen katılıyorum.Çıktığın bu zor yolda sonsuz başarılar..
Kendisinin de ifade ettiği gibi inşallah paylaştığı ilkeler doğrultusunda bir parti oluşumunu gerçekleştirir.Milletvekili olmadan önce dersine çalışan bir öğrenci olarak başta Anayasa değişiklikleri,Kurumlarımızın geri kazanılması,Emekçi hakları ve halkların özgürlükleri için hazırladıkları projeleri hayat bulur.
Bunları yapabilmenin yolu gerek hükümette gerek muhalefette dik durmaktır.belirli bir kitlenin hükümette kalıp nemalanmasını sağlamaktansa dik durarak bunları yapamıyorsam muhalefet olurumu benimsemesi gerekmektedir.
Hayırlısı olsun,Çözüm CTP’de mevcut statükoyu değiştirmek ve yeni bir oluşum sağlamaktır.
Başarılar.