24 Haziran benim mutlu bir günüm fakat bu kez bu gün bir kara güne dönüştü gibi.
KKTC’e nin TC’nin bir alt yönetimi olduğunu kabullenmeyenler işte bu benim mutlu olabileceğim günde bana mutsuzluklar yaşatacak eylem içerisindedirler.
Bakan Aktağ KKTC’de 100 000’in üzerinde seçmeni olduğunu alenen söylemekte. Hal böyle olunca ve üzerine Üniversitelerin giriş sınavları eklenince bizim KKTC makamları sudan çıkmış balığa döndü.
Güç kimdeyse o yönetir kuralına uygun olarak bizim yerel seçim tarihini Türkiye’nin her iki konuda alacağı karara uydurmak için çırpınıp durmaktalar.
Bence vazgeçin şu yerel seçimlerden. Önce Türkiye seçimlerini yapsın. KKTC’deki vatandaşları sindire sindire bizim maksatsız seçimlerimizle ilgilenmeden oylarını kullansınlar.
Sonrası biz da neredeyse nüfüsumuzun yarısının aday olacağı pek da anlamı olmayan seçimlerimizi yapalım.
Şimdi sizler benim bu seçilecek kişileri küçümsediğimi zannedeceksiniz ama onları küçümseyen ben değil kendileridir.
KKTC’de 28 Belediye var. Ortalama 10 meclis üyesinin olacağını düşünürsek (tam sayıyı araştırmaya gerek duymadım) seçimlere de çok değil dört parti katılacağını düşünürsek toplam aday sayımız yaklaşık 400 Belediye organları için aday gerekli. Bu aday sayısına muhtar ve azalarının sayını da ilave ederseniz nüfusun yarısının aday olacağı bir seçim.
Sonuçta seçilenlerin durumu da ilginç.
28 Belediyemizin çok büyük bir kısmı zaten batmış. Hesabını soran yok herkes kendi keyfinde yüklü maaşlarının yanında son model makam arabaları var. Ama çalışanlarının ne maaşlarını ödeyebiliyorlar ne de çalışanlarının sosyal güvencelerini yatırabiliyorlar.
Görevlerini da hiç kötüye kullanmamışlar denetim olmadığı için yargılanan da yok. Halbuki o sözde Güney Kıbrıs Rum yönetimi dedikleri komşuda belediye başkanları yargılanıp hapse tıkılıyor.
Bunca yıl geçmiş hala daha yerel yönetim gelirleri doğru dürüst düzenlenmemiş. Zengin saytılabilecek belediyelere bakıyoruz zenginlikleri imar planı olmayan, narenciyeden tartı ücreti alan, deniz ve hava limanlarından geliri olan belediyeler.
Bu gelirlerle bile yatırımlarını karşılayamazlar ya TC Elçiliğinden ya da AB fonlarından destek alıyorlar.
Enteresandır bir sol parti meclis üyesi Başkanı TC Elçiliğinden yeterli katkı almadığı için Başkanını eliştiriyor.
Gelelim bu kadar tümü için kötü yönetildiğini söyleyebileceğimiz bu makamlar için ortaya konan siyasi mücadeleye.
Bir yıl önce genel seçimler yapılmış. Uzak ara bir parti birinci sırada yer almış ancak daha az oy alanlar kendi aralarında uzlaşmış ve hükumet olmuş.
Hükumet olmakta anlaşanlar yerel seçimlerde aynı performansı gösterememişler.
Buna karşılık o farklı birinci olan parti mümkün olduğu kadar daha geniş kitlenin oyunu alacak bağımsız adaylar göstermeyi başarmışlar sadece uzlaşamadıkları belediyelerde pati adayı çıkarma eyilimine girmişler.
Bir önceki yerel seçimlerde CTP Lefkoşa, Mağusa Girne gibi büyük Belediyelerde seçimi kaybetmiş ama en fazla Belediye başkanı çıkartmış bir parti. Yerel seçim öncesi yapılan milletvekili seçimlerinde %38’in üzerinde oy almış. Şimdi 2018 seçimlerinde oy oranı %21’e inmiş. Durum böyle iken uzlaşma yerine ‘’En büyük biziz’’ desturu ile olabildiğince işbirliği yapmaktan kaçınarak kendi adaylarını açıklamışlardır. İşbrliğine yaklaştıkları yerlerde ise partinin kendilerini partilerinin ağır topları olarak görenler bu iş birliğini baltalamak için olağanüstü gayret göstermektedirler.
Bu güne kadar yaşananlardan çıkacak sonuç bellidir. Bundan önce büyük belediyeleri kaybeden CTP bu seçimlerde bunlara yenilerini eklemek için altın tepsi içinde elindeki Belediyelerin çoğunu da UBP’ye sunacaktır.
Beni ilgiendiren bu sunuş da olmayacaktır. Özellikle iflasta olan Belediyelerdeki sorunlar nasıl ortadan kaldırılacaktır? Lefkoşa gibi Belediyelerde ortaya çıkan Sayıştay raporlarının gereği Polis ve Savcılık soruşturması tamamlanarak yargıya ne zaman aktarılacaktır?
Hep yapanın yanına kalacak ve bedeli halk ile çalışanlar ödeyecekse siz istediğiniz kadar seçim yapın.İstediğiniz kadar Hükümetler gibi birbirinize ikramda bulunarak ülkeyi yönetiriz dürtüsü ile yaşayın.
Hiçbir davranışınızın bence anlamı yok..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.