• BIST 9549.89
  • Altın 3005.805
  • Dolar 34.5348
  • Euro 36.0249
  • Lefkoşa 13 °C
  • Mağusa 17 °C
  • Girne 18 °C
  • Güzelyurt 13 °C
  • İskele 17 °C
  • İstanbul 17 °C
  • Ankara 11 °C

Zor bir kış bizi bekliyor! Daha ciddi enfeksiyon riski, daha yüksek ölümler olabilir!

Türk Toraks Derneği 23'üncü Yıllık Kongresi kapsamında yapılan basın toplantısında konuşan Türk Toraks Derneği Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Abdullah Sayıner, "Hiç kuşkusuz zor bir kış bizi bekliyor.
Zor bir kış bizi bekliyor! Daha ciddi enfeksiyon riski, daha yüksek ölümler olabilir!

Türk Toraks Derneği Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Abdullah Sayıner, "Hiç kuşkusuz zor bir kış bizi bekliyor. Bu konuda hiç kimsenin en küçük bir tereddüdü olmasın. Henüz toplumsal bağışıklık yeterli düzeyde değil. Onun için bu ciddi olarak bir tehdit. Önümüzdeki aylarda daha ciddi enfeksiyon riski, daha yüksek hastalanan insan sayısı ve maalesef bununla ilişkili olarak daha yüksek ölümler olabileceğini öngörüyoruz. Umarız yanılırız ama istatistikler bunu gösteriyor" diye konuştu.

ABD'li araştırmacılar, Covid-19 ölümlerinin şubat ayına kadar neredeyse yüzde 80 artacağını öngören bir model hazırladı. Bu modele göre şubat ayına kadar 171 bin daha fazla Covid-19 ölümü öngörülüyor. Türk Toraks Derneği 23'üncü Yıllık Kongresi kapsamında yapılan basın toplantısında konuşan Türk Toraks Derneği Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Abdullah Sayıner, Türkiye'de de vaka sayılarında artış yaşanırken, ikinci dalga krizini kışın yaşayacağımızı söyleyebilir miyiz sorusuna, zor bir kışın bizi beklediği yanıtını verdi. Koronavirüsü öldürecek etkili bir tedavi olmadığını aktaran Türk Toraks Derneği Klinik Sorunlar Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Oğuz Uzun ise Covid-19 hastalığından ölümlerin önemli bir nedeninin akciğerlerde meydana gelen pıhtılaşma olduğunu, bunun yapılan otopsi çalışmalarında ortaya konduğunu söyledi.

"HİÇ KUŞKUSUZ ZOR BİR KIŞ BİZİ BEKLİYOR"

Prof. Dr. Abdullah Sayıner, "Hiç kuşkusuz zor bir kış bizi bekliyor. Bu konuda hiç kimsenin en küçük bir tereddüdü olmasın. Henüz toplumsal bağışıklık yeterli düzeyde değil. Onun için bu ciddi olarak bir tehdit. Biz bunu ağustos ve eylül aylarında çok net yaşadık. Özellikle bayram ve bayram ertesi gelen yoğun tatile çıkma eğilimi, kolay krediler verilmesi, bu konuda herhangi bir sınırlandırılma tanımlanmaması, büyük mitingler gibi insanların çok yoğun bir şekilde bir araya gelmesi sonucu biz ağustos başından eylül ortasına kadar ki bunu sayın sağlık bakanı da bir söyleşide bu şekilde ifade etti. Bu bir buçuk aylık dönemde hasta sayılarında çok ciddi artışlar gördük. Ardından herkes yavaş yavaş evlerine döndü, daha dikkatli davranmaya başladılar. Şimdi nispeten daha düşük sayılarla seyreden bir dönemden geçiyoruz ama henüz hava çok güzel, içeriye kapanmadık. Biliyoruz ki ilk olarak havalar soğudukça, yağmurlar başladıkça daha fazla zamanı içerilerde geçireceğiz. İkincisi de solunum virüsleri soğuk havalarda, güneşin kendisini daha az gösterdiği zamanlarda daha etkin oluyorlar. Bu sadece koronavirüs için geçerli değil; influenza virüs ve diğer solunum virüslerinin önemli bir bölümü için geçerlidir. Dolayısıyla önümüzdeki aylarda daha ciddi enfeksiyon riski, daha yüksek hastalanan insan sayısı ve maalesef bununla ilişkili olarak daha yüksek ölümler olabileceğini öngörüyoruz. Umarız yanılırız ama istatistikler bunu gösteriyor" diye konuştu.

VİRÜS NEDEN BAZI KİŞİLERDE HAFİF BAZI KİŞİLERDE İSE ÖLÜMCÜL SEYREDİYOR?

Türk Toraks Derneği Klinik Sorunlar Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Oğuz Uzun ise "Neden bazı hastalarda Covid-19 asemptomatik veya hafif bir üst solunum yolu belirtileri ile geçiyorken, diğer kişilerde ağır ve hatta ölümcül seyrediyor sorusunun yanıtı bilim insanları tarafından tam olarak bilinmiyor. Virüsün hastalık yapabilme gücü, hasta tarafından alınan virüs yükü, kişinin bağışık yanıtı ve hastalığı kapan kişinin özellikle akciğer ve kalp organlarının rezervlerinin de çok önemli olduğu konularının üzerinde duruluyor. Ağır ve ölümcül hastalık sigara içme, yaşlılık, kardiyovasküler hastalık, kronik akciğer hastalığı, hipertansiyon, diyabet, kanser ve obezite gibi risk faktörleri bulunanlarda daha fazla oranda geliştiği bilinmekle birlikte bu risk faktörlerinin bulunmadığı kişilerde ağır hastalık gelişmeyeceği anlamı taşımıyor" dedi.

OTOPSİ ÇALIŞMALARI ORTAYA KOYDU

Küresel bir salgının içinde olduğumuz şu günlerde Covid-19 hastalığından ölümlerin önemli bir nedeninin de akciğerlerde meydana gelen pıhtılaşma (emboli) olduğunu söyleyen Prof. Dr. Uzun, bunun yapılan otopsi çalışmalarında ortaya konduğunu dile getirdi.

"ERKEN TANI KONULMAZSA ANİ ÖLÜMLER MEYDANA GELEBİLİR"

Akciğer embolisi riskinin bazı durumlarda arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Uzun, sözlerini şöyle sürdürdü: "Uzun süre yatak istirahati, 4 saati aşan seyahat, son bir-iki ayda ameliyat geçirmek, travma, gebelik, şişmanlık, doğum kontrol hapı ya da hormon tedavisi kullanımı, kan pıhtılaşmasına neden olan genetik hastalıklar, kanser varlığı, kalp yetmezliği gibi durumlarda akciğer embolisi için risk artar. Kısaca hareketsiz kalmak bu hastalığın oluşması için en önemli riski oluşturur.

Bu hastalıkta akciğerin etkilenen bölümünde akciğer dokusunda kan akımı olmamasından dolayı hasar oluşur, kandaki oksijen düzeyi düşer, vücudun yeterli oksijen alamayan diğer organlarında da hasar oluşabilir. Kalbin akciğere kan pompalayamamasına bağlı ritim bozukluğu ve kalpte yetersizlik meydana gelir. Akciğer damarlarında tansiyon artışı meydana gelir. Bu hastalığın ciddiyeti tıkanan damarların çokluğuna ve büyüklüğüne bağlıdır. Göğüs hastalıkları uzmanı tarafından erken tanı konulamazsa ani ölümler meydana gelebilir. Ama olguların büyük çoğunluğunda tedavi edilebilen daha küçük tıkanmalar söz konusudur."

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler